Rohingya hakları grubunun lideri Ullah, Eylül 2021’de Bangladeş’teki bir mülteci kampında vurularak öldürüldü.
Bir savcı, Bangladeş polisinin geçen Eylül ayında popüler topluluk lideri Mohib Ullah’ın öldürülmesiyle ilgili olarak en az 29 Rohingya’yı suçladığını söyledi.
Bir Rohingya hakları grubunun başkanı olan Ullah, Bangladeş’te Myanmar’dan gelen yaklaşık bir milyon Rohingya mülteciyi barındıran birkaç geniş kamptan birinde vurularak öldürüldü.
Popüler yerel liderin öldürülmesi, mülteci toplumu üzerinde şok dalgaları gönderdi.
Savcı Faridul Alam Pazartesi günü AFP’ye verdiği demeçte, “29 kişiden polis 15 kişiyi tutukladı ve geri kalanı firar ediyor” dedi.
Alam, “Tutuklananlardan en az dördü cinayetteki rolleri hakkında itirafta bulundu” diyen Alam, polisin soruşturmasını tamamladığını ve 48 yaşındaki cinayetle ilgili 29 şüpheli hakkında suç duyurusunda bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Cinayetten kısa bir süre sonra Ullah’ın ailesi, Myanmar’ın batısındaki Rakhine eyaletinde uyuşturucu ticareti yapmak, siyasi muhalifleri öldürmek ve mülteci kamplarına korku iklimi yerleştirmekle suçlanan silahlı bir grup olan Arakan Rohingya Kurtuluş Ordusu’nu (ARSA) suçladı.
Savcı, polisin cinayetten doğrudan ARSA’yı sorumlu tutmadığını söyledi, ancak “ülkeye geri gönderilmeye karşı çıkanlar” dedi. [of the Rohingya back to Myanmar] Mohib Ullah’ı öldürdü. Bazıları [who are charged] ARSA üyesidir”.
ARSA, Ullah’ın öldürülmesiyle ilgisi olduğunu yalanladı.
Bangladeş’teki kamplarda yaklaşık 920.000 Rohingya mülteci yaşıyor ve bunların çoğu, ABD’nin bir soykırım eylemi olarak belirlediği 2017’de Myanmar’daki bir askeri saldırıdan kaçtı.
Kamplarda çalışan Ullah ve meslektaşları, daha iyi koşullar için baskı yaparken, halkının Myanmar ordusunun elinde maruz kaldığı suçları sessizce belgeledi.
Eski öğretmen, 2019’da Myanmar’dan Bangladeş’e göçlerinden iki yıl sonra yaklaşık 100.000 kişilik bir protesto düzenlediğinde öne çıktı.
Ayrıca o yıl Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya geldi ve Cenevre’de bir BM toplantısına hitap etti.
Cinayetten sonra, Ullah’ın ailesinin üyeleri BM tarafından işletilen bir geçiş kampına sığındı ve Nisan ayında Kanada’ya yerleştirildiler.